Haber Ekonomisi Tuhaf Gelecek

Haber Ekonomisi'nin yeni bölümünde Lübnan Amerikan Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Sarphan Uzunoğlu, +90 vesilesiyle uluslararası medya kuruluşlarının ve devletlerin Türkiye'nin medya alanına yaptıkları yatırımları ele alıyor. Bu yatırımların getirilerini ve götürülerini tartışmaya açıyor.

Haber Ekonomisi'nin bu bölümünde Lübnan Amerikan Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Sarphan Uzunoğlu, Shortmag.org kurucusu, NewsLabTurkey yazarı ve gazeteci Emre Saklıca'yı konuk ediyor. Saklıca ve Uzunoğlu artı ve eksileriyle Apple News+'ı ele alıyor, Apple'ın yayıncılık endüstrisine müdahalesini analiz ediyorlar.

Sarphan Uzunoğlu, Haber Ekonomisi'nin yeni bölümünde 12 Şubat'ta Yeni Şafak’ta çıkan İbrahim Karagül imzalı yazı üzerinden “yerli medya” olarak tanımlanan medyanın neden çıkış yolunu bulamayacağını anlatmaya çalışıyor. Bu bölümde TRT'nin ve yerli medyanın varoluş krizinden devletin medya alanındaki varlığına farklı konular tartışmaya açılıyor.

Türkiye’de sorun, gazetelerin müşteri olarak siyasi partileri tanımlaması ve onların taleplerine karşılık vermeye çalışmaları. Odak grup ya da kamuoyu araştırmalarıyla değil başka ölçütlerle ilgileniyor olmaları. Kleptomani problemi elbette orada ve var; ancak çürük çarık elmamızın günahını pazardaki yaramaz çocuklara yüklemek pek de mantıklı değil.

Dr. Sarphan Uzunoğlu, Haber Ekonomisi'nin bu bölümünde Demirören'in dümenindeki Mehmet Soysal'ın medyaya ilişkin yazılarını ele alıyor.

Kadri Gürsel’in Ben de sizin için üzgünüm isimli kitabı vesilesiyle Artı TV’ye verdiği söyleşide profesyonel gazetecilik hakkında söyledikleri üzerine bir anda tüm medya ve akademi camiasını saran gazetecilik tartışması başladı. Gürsel’in söyledikleri bir yandan sektörel anlamda iyi bir diyalog için vesile olurken, öte yandan da sorun ve durum tespiti yapma konusunda çoğunlukla objektif bir tavır içerisinde olamadığımızı gösterdi.

UiT Norveç Arktik Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Sarphan Uzunoğlu, bu programda bu tartışmayı ele alıyor. Alternatif ve ana akım medyayı profesyonellik açısından sorgulayıp, Kadri Gürsel'in açtığı tartışmaya katkı sunmaya çalışıyor.

Akademisyenlerde de gazetecilerde de sosyal ağlara yönelik bir bıkkınlık var. Aynı bıkkınlık, Türkiye gibi ülkelerde Signal de dahil olmak üzere hakkında herhangi bir soruşturma olmayan güvenli anlık mesajlaşma uygulamalarını kullanma gibi durumlarda da karşımıza çıkıyor. Bu, bir bıkkınlık olduğu kadar aynı zamanda da gazetecilerin, kaynaklarıyla güvenli iletişim kurabilecekleri alanları boşaltmaları, buna bağlı olarak da dijital olarak kendilerine aktarılabilecek haberlerin yollarını kapamaları anlamına geliyor.

Peki gazeteciler dijital güvenliği neden önemsemeli? İletişim güvenliğini sağlamak neden gazeteci açısından etik bir görev?

UiT Norveç Arktik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sarphan Uzunoğlu anlatıyor.